featured

ATATÜRK HAVALİMANI ERKEN KAPATILINCA KİM KAYBETTİ?

 

Değerli okurlar, Atatürk Havalimanında pistlerin kırılması faaliyeti hızla devam ediyor. Turist gelsin de ödemeler dengemizi düzeltelim, faizsiz döviz elde edelim derken 2.5 milyar dolarlık pistleri kocaman matkaplarla delik deşik ediyoruz.

Daha önce de defalarca yazdım. Atatürk havalimanının işletmecisi TAV ile olan sözleşme 3 Ocak 2021 tarihinde bitecekti. 29 Ekim 2018’de 3. Havalimanının resmi açılışı yapıldı ama faaliyete geçmesi ancak Nisan 2019’da gerçekleşebildi. Böylece devlet yaklaşık 21 ay önce Atatürk Havalimanının faaliyetlerini durdurdu ve karşılığında da 389 milyon dolar ödedi. Hiç şüphe yok ki, TAV kalan sürede de faaliyete devam etse çok daha fazlasını kazanırdı. Ama bir ayrıntıya dikkat etmek gerek. 2020 yılının Mart ayında biliyorsunuz pandemi başlamıştı. Yani sözleşmenin sonuna kadar beklense idi, 2019 yılının son 9 ayında  ciddi para kazanacak olan TAV bu paradan 170 milyon doları yıllık kira bedeli olarak devlete ödeyecekti. Ancak 2020 yılında da çok büyük olasılıkla geçmiş yıllara kıyasla para kazanamayacak ama devlete olan borcunu da ödemeyecek veya erteleme isteyecekti. Bunu nereden mi çıkarıyoruz? Çünkü bu muameleyi İGA’ya yaptılar da ondan !  İGA’nın 2020 yılına ait 1 milyar 45 milyon Avro (2020 yılsonu kuru ile yaklaşık 10.5 milyar TL) olan kira borcu pandemi gerekçe gösterilerek tamamen silindi. Yetmedi üste de para verildi. Garanti kapsamında İGA’ya 2020 yılı için 230 milyon Avro (yaklaşık 2.3 milyar TL) tutarında ödeme yapıldı. Nasıl ticaret ama? 2021 yılı Ocak ayına kadar beklense,  kamu 2019 yılı kira bedeli olan 170 milyon doları tahsil edecek ama 2020 yılı kira bedelini silecek böylece de kafa kafaya gelecekti. Oysa  gerçekleşen duruma bakar mısınız? TAV’a ödenen 389 milyon euro, üstüne İGA’nın silinen kira borcu olan 1 milyar 45 milyon euro, onun da üstüne İGA’ya ödenen 2020 yılı kira bedeli olarak 230 milyon euro… Toplayın hepsini, 1 milyar 664 milyon euro ! İnanılır gibi değil… Özetle, Atatürk Havalimanı sözleşmenin son günü olan 3 Ocak 2021 günü kapatılsa idi, belki de kamunun hiçbir karı veya zararı olmayacak iken kapatma işlemi 21 ay geriye çekilerek tam 1,6 milyar eurodan mahrum kalınması durumu ile karşı karşıya kaldık. Bu arada aklıma gelmişken sorayım. TAV, sözleşmenin erken bitirilmesi konusunda niçin dava yoluna gitmedi acaba? DHMİ’den kiraladığı veya yap-işlet-devret ile işletmesini üstlendiği diğer havalimanları bu konuda etken olmuş olabilir mi?

Atatürk Havalimanı demişken, ulu önderin adının kaldırılmasına takılanlara da belki gözlerinden kaçan bir müjdeyi hatırlatalım. Biliyorsunuz 1 Nisan 2019 günü İGA fiilen faaliyete geçmeden sadece 4 gün önce Çorlu Havalimanının adı Çorlu Atatürk Havalimanı olarak değiştirilmişti… Oysa bizim itirazımız her ikisine de… Atatürk Havalimanı  kalmalı ve adı da değiştirilmemeli idi. Tam bu noktada isme takılanlara soralım, 3. Havalimanının adı Atatürk Havalimanı olarak konulsa idi, tatmin olacak mıydınız? 

HAVALİMANINDA YAĞLI GÜREŞ…

Bakın Etnospor Konfederasyonunca 9-12 Haziran arası düzenlenen festival nerede yapıldı? Resmi açıklamalara göre Atatürk Havalimanında ! Sponsorlardan biri kim biliyor musunuz? 87 sene boyunca bu havalimanından ekmek yiyen, bu havalimanı sayesinde dünyanın sayılı havayolları arasına giren Türk Hava Yolları ! Festivalin programına baktım. Gerçekten yok yok… Saklambaçtan körebeye, uzun eşekten gazoz kapağına çocuk oyunları, bağlamadan ahşap oymaya el sanatları, türlü çeşitli geleneksel sporlar… Bir zamanlar yerli-yabancı her gün yüzlerce uçağın kalktığı-indiği havalimanında şimdi atlılar cirit atıyor.. Benim en çok dikkatimi çeken ise yağlı güreşler oldu. Kırkpınar’a rakip olur mu bilmem ama bu pahalılıkta kilosu 80 liralık zeytinyağlarını sürüp hava meydanına çıkan pehlivanların birbirlerine el ense çektiği sahneleri herhalde ömür boyu unutamam. Fındık, domates, biber, üzüm kurutulan havalimanlarını görmüştük de, yağlı güreş yapıldığına ilk kez tanık olduk. Neyse uzatmayalım Kırkpınar cazgırlarına bırakalım sözü: 

zengin babayı hayırsız evlat batırır,

fakir kocayı süslü avrat batırır,

haylaz çiftçiyi kuru inat batırır.

pehlivan sende hazırlanmamışsan

rakibin seni sırt aşagı yatırır.

Alta geldim diye erinme, Üste çıktım diye sevinme…

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 2 sene önce

    [alıntı] DHMİ’den kiraladığı veya yap-işlet-devret ile işletmesini üstlendiği diğer havalimanları bu konuda etken olmuş olabilir mi? [alıntı sonu]diye bir varsayımda bulunmuşsunuz. “Olamaz, hayaldir!” diyemeyeceğim. Ancak bence esas geçtiğimiz yılın sonlarına doğru yapılan Antalya Havalimanı tevsiat ihalesine de bir bakmanızı önereceğim. Bu ihalede bir ali cengiz oyunu vardır diye mesnetsiz bir iddiada bulunmayacağım ama söz konusu ihaleye girebilen iki grup oldu, diğer grup zaten zayıf ve fiyatta düşük kaldığı için otomatikman elendi. Amma bu ihaleye katılması beklenen Limak grubu her nasılsa finansman bulma konusunda zorlandığından ihaleye teklif dahi veremeden çekildi. İhale de haklı/mantıklı olarak en iyi fiyatı veren TAV/Fraport Grubuna kaldı… TAV/Fraport geçenlerde ödemesi gereken çok ciddi tutarlı ön ödemeyi de trink diye yapabildi. Ama bu ihale yapıldığında ortada, AYT’nin ciddi müşterisi olan Rus ve Ukraynalı yolcuların en azından bu yıl ciddi oranda düşeceği (Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi ve bilhassa bu nedenle yediği ambargolar…) da hiç hesapta yoktu.

    Cevapla
  2. 2 sene önce

    IGA konusunda zannederim yanılmaktasınız. Herşeyden önce IGA’nın 1. (ilk yıl) kira ödemesi hangi tarihte (sadece yıl olarak değil… tam tarih olarak) ne zaman başlayacak ve bu tutar DHMİ ile yapılan anlaşma gereği ne zaman ödenecekti? Bu konularda bir teyid verebilirseniz ben de benim bilgilerimi ortaya koyacağım.

    Cevapla