Dolu Uçağa En Son Binen Yolcunun Vay Haline!

Dolu Uçağa En Son Binen Yolcunun Vay Haline!

SunExpress’in Antalya merkezindeki basın toplantısına katılıp geri dönüş için yola revan olmuştuk. Türk Hava Yolları’nın geniş gövde uçağındaki yerimi aldım. Orta koltukta ben, koridor kenarında başka bir basın mensubu arkadaşım oturuyordu. Cam kenarı ise boştu. Kabin memurları sayımı yaptılar ve eksik yolcu olduğu konuşuluyordu. Uçak neredeyse tıka basa doluydu. Ben acele edip cam kenarına geçmedim. Belki benim yanımdaki yolcu gelir dedim. Ve öyle oldu.

Uçağa en son gelen 50’li yaşlarında bir turist kadın yolcuydu. Panik yapmıştı, Antalya’da hava sıcak olduğu için kadın su içinde kalmıştı. Bir gazeteci olduğum için iyi de bir gözlemciyimdir. Kadını takip ettim ve uçağa en son binmesinden kaynaklanan olumsuzlukları gözlemledim.

Buradan yola çıkarak ‘Dolu Uçağa En Son Binenin Vay Haline’ başlıklı yazıyı kaleme almaya karar verdim.

Hem operasyonun akışını zorlaştıran hem de yanındaki yolcuların konforunu bozan uçağa en son binen yolcunun yaşadığı ve yaşattıkları olumsuzlukları sizlerle paylaşacağım.

Uçağa en son binen en son iner

Uçağa en son binen yolcu panik yapar. Bir an önce bagajımı kendi oturduğum koltuğun yakınına koyayım da yerime hızlıca oturayım duygusu içindedir. Ancak, ‘Artık çok geç!’ dediğimiz hadise meydana gelir. Çünkü baş üstü dolaplarında yer kalmamıştır. Yolcu diğer bagajları ezerek kendi bagajını bir yerlere sıkıştırmaya çalışır. Diğer yolcuların bagaj, çanta ve diğer baş üstü eşyalarına zarar verir. Çare kalmayınca kabin ekibi gelir ve emniyet kuralları gereğince bagajı en uygun yere koyar. Ama bu yer oturduğu yere uzaktır ve iniş uçağa en son bindiği gibi en son inecek kişi o olur.

Yerleşme sorunu

Bagaj işlemleri biter ve uçağa en son binen yolcu cam kenarındaki koltuğuna geçmek ister. Bu geçiş için yanında oturan iki yolcuyu rahatsız eder, ayağa kaldırır ve uçuş için yaptıkları tüm kurulumu mahvedebilir. Onun için ilk olarak kemerinizi çıkarırsınız, sonra koltuk altına koyduğunuz el bagajına basmasın diye onu düzeltirsiniz. Daha sonra ayağa kalkar ve yol verirsiniz. Tabii bir de temas etmemek için mücadele edersiniz.

Yanındaki yolcunun konforunu bozar

Kan ter içinde kalmış, nabzı tavan yapmış ve soluk soluğa yanınıza oturmuş yolcunun normale dönmesi yaklaşık 15-20 dakikayı alır. Yani neredeyse uçağın 15 bin feetlere çıkması kadar olan bir süre zarfı. O arada siz onu izlersiniz. Onun yerleşmesini, normale dönmesini beklersiniz ki konfor alanınıza geri dönebilesiniz. Ancak bu mümkün değildir. İkramlar da verilmeye başlayınca bir panik daha yaşanır. Daha fazla detay var ancak, bu kadarı bile uçuşunuzun keyifsiz geçmesine neden olur.

Kokudan burnunuzun direği kırılır

Uçağa en son binen yolcular ayın zamanda telaşlıdırlar. Uçağı kaçırma veya eşyalarına yer ararken yaşadığı duygular onu telaşa düşürür. Bu telaş sırasında daha fazla enerji harcar. Koştura koştura uçağa gitme, eşyalarını yerleştirme, koltuğuna oturma esnasında panik hali devam eder ve terler. Bu terleme sonucu yanındaki yolcuları da kokusu ve davranışlarıyla kalitesiz bir uçuşu hazırlar.

Uçak teker koyduğunda yerinden kalkmaya çalışır

Uçağa en son binen yolcunun kabin bagajı uzaktadır. Uçak piste teker koyar koymaz kemerini çıkarıp bagajını almak için hamle yapmaya çalışır. Çünkü diğer yolcular kalktığında bagajına en son ulaşan kişi olacağını biliyordur. Anons yapılmadan, kemer ikaz ışıkları sönmeden ve uçak durmadan yapılan bu hamlenin ona maddi ve manevi cezalar getireceğinden haberi yoktur.

Değerli okurlarım; uçuşun başında yapacağımız bir hatanın, uçuş esnasında da devam ettiğini asla unutmamalıyız. Öte yandan hiçbirimizin diğer yolcuların konforunu bozmaya hakkı olmadığını da bilmekte fayda var.

İyi uçuşlar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir