Değerli Basın Mensupları ve Sevgili Hava İş üyeleri
Sendika Genel Kuruluna 1.5 ay kala seçim sürecinde yaşanan her türlü usülsüzlük ve hukuksuzluk giderek artmakta, seçimi kazanmak için sendika yönetimi pervasızca yeni yöntemleri devreye sokmaktadır.
21 Eylül’de yapılması gereken İzmir Şube Genel Kurulu bir oldu-bittiye getirilerek gerçekleştirilmek istenmiş ise de, yasa ve tüzük hükümlerine ilişkin uyarılarımız ve müdahalemiz sonucu iptal etmek zorunda kalmışlardır.
Benzer yaklaşımın 24 Eylül günü da sergileneceğini tahmin ederek bazı delege arkadaşlarımızla katılmak istediğimiz Antalya Şube Genel Kurulunda bir baskı ve şiddet ortamının oluşturulmuş olduğu görülmüş, Genel Kurulun mevzuata uygun şekilde gerçekleşmesini takip etme girşimimiz salon önüne barikat kuran korumalarca engellenmiş, bu esnada Zeytin Dalı grubu üyesi delegeler ve hukuk müşavirimiz sözlü ve fiziki taciz ve tehditlere maruz kalmıştır.
Şube Genel Kurulunun en az 121 üyenin birarada hazır bulunması halinde başlayabileceği bilinmekle beraber yoklama sırasında ve ilerleyen saatlerde Salona girişimiz engellenmiştir. Bu barikat nedeniyle, salonda bulunanlardan kaçının Hava İş üyesi olduğu, oy kullanma sırasında kimlik kontrolü yapılıp yapılmadığı, mükerrer oy kullanılıp kullanmadığı, kapalı oy verme ve açık sayım ilkelerine uyulup uyulmadığı yolundaki kaygılarımızı giderecek olanak bulunamamıştır. Genel Merkez ve Antalya Şube yönetiminin, seçilmiş delege sıfatını taşıyan Zeytin Dalı Grubu üyelerini salona sokmamaları ve adeta kapalı devre bir seçim yapmaları kaygılarımızın haklı olabileceği düşüncesine kuvvet kazandırmıştır. Ancak Şeffaf, adil, dürüst, özgür bir seçim yapmayanların, salonda seçilmiş delegelerin bulunmasından rahatsızlık duyacakları tabiidir.
Şubelere baskın yaparak işgal eden zihniyetin işi daha da ilerleterek Genel Kurul salonlarını da işgal ettiği bir sürece doğru hızla ilerlediğimiz görülmektedir. Baskıyla, kaba kuvvetle, tacizle, tehditle Genel Kurulları kazanmayı planlayan mevcut sendika yönetiminin üye ve delegeleri sindirerek, yıldırarark seçme ve seçilme haklarına açıkça müdahale ederek meşruiyetini tamamen yitirdikleri açıkça ortaya çıkmıştır.
Hava İş Yönetimini işgal eden bu azınlık grubun ne demokratik ne de etik açıdan THY emekçilerini temsil edemeyecekleri artık anlaşılmıştır. Bu gerçeği kendileri de gördükleri için artık meşru olmayan her yolu denemeye karar verdikleri görülmektedir.Arkasında üye desteği olmayan bir yönetimin seçimi kazanması, kağıt üzerinde kamyoncu delegeler yardımı ile kazansa bile THY çalışanı 19.500 üyeyi yönetmeleri mümkün değildir.
Tüm bu gerçekler ışığında; Hava iş Yönetimini hukuksuzlukların üzerine eklediği kaba kuvvet, baskı ve yıldırma politikalarını derhal terketmeye, haklarındaki yolsuzluk iddialarını ivedilikle cevaplamaya, Genel Kurula kaç kamyoncu getirmeyi düşündüklerini açıklamaya çağırıyoruz.
Hava İş Yönetimi iyi bilmelidir ki, THY çalışanları yılmadan, korkmadan 55 yıllık sendikalarına sahip çıkacak kamyoncuların arkasına saklanarak seçimi kazanmayı içine sindirebilen ve zorla iktidarlarını sürdürmeyi hedefleyen bu azınlığa geçit vermeyecektir.
Hava İş, kamyoncuların değil, havacılarındır.
Kaptan İskender Çarkcı
Zeytin Dalı Grubu Başkan Adayı
İşi ve ekmeği için mücadele etmeyenler
Vatanları içinde mücadele etmezler.
Ya işbirlikçi,ya hain,yada fırıldak olurlar.
Mücadele edenlere Selam olsun.
Gökten üç elma düşmüş felan filan. Masallarını git başka yerde anlat
Büyük İskender’in bu yürüyüşünü gören Ege’nin AYKIZI ve Anadolu’nun CANKIZI da bayrakları alıp Altınköy’deki Sanduka binasına doğru yürüyüşe geçmişler.
Bu arada Büyük İskender başlarında AYKIZ,CANKIZ ile emekten ve haktan yana olan Ay ülkesinin Haram Yemiyen Havayolları çalışanları (HYHY) hep birlikte AY Ülkesi’nin Sandukasına doğru AY bayrakları ile çoktan yürüyüşe geçmişlerdi bile.
Atilay Ayçin in adını ağzına alırken dikkatli ol! Ayçin, alnı ak olarak gitti, kimseye de bişey teslim etmedi. Hele , sendikanın içini boşaltmayla itham etmek saygısızlıktır ve O Adamın emeklerini inkar etmektir. Bu yönetim Atilay ayçin i mahkum etmek için çok uğraştı ama bir tane usulsüzlük tesbit edemediler. THY nin gününü kurtarmaya çalışan ve ezik çalışanları bu sonucu istedi ve atilay Ayçinde gitti. Azıcık dürüst olun!
Hava iş yönetiminin yolu yol değil.Bu iş karakolda biter.Sendika falan kalmaz ortada. Atilay sendikanıın içini boşaltıp bunlara teslim etti. Bunlarda kooparatif
falan diyerek kasayı boşattılar. THY çalışanları ya bunları kovacak yada Yer ve uçuş birlikte yeni bir sendika kuracak başka çaresi yok.Ali kemal tatlıbalda kamyoncuları alsın TIR parkında okey oynasın…
Hakiki üye, sallamışsın Atilay sendikanın içini boşalttı bunlara öyle devretti diye, bak sayın arkadaşım işler öyle senin attığın gibi olmuyor, bu arkadaşlar yönetime geldiklerinde ne demişlerdi,” bu kadar harcamanın tek tek hesabını soracağız, yetim hakkı yedirmeyiz, mahkemelerde görüşürüz , hesabı mahkemelerde verecekler” değil mi? kaç sene geçti bütün mahkemeler, denetçiler, avukatlar bunların hepsini incelediler ancak bir şey bulamamış olsalar gerek ben açılan bir dava veya mahkeme falan duymadım, çamur at izi kalsın kurnazlığından vazgeçin, elinizde bir kanıt varsa konuşun yada ebediyete kadar susun.
YOLUN SONU YAKLAŞIYOR
GÜNCEL 07-029, ADİL UÇUŞ DAĞILIMI
YA HAVA-İŞ
YA DA KAMYON-İŞ
saibeleri açıklayamazlar. Çünkü muhalafette belgeleri var. Yok deseler anında rezil olurlar, İşin ilginç yanı hırsızları destekleyen medya da var. Tamamı kirlenmiş insanlar. İyi ki varsınız airline haber. Siz olmasanız pislikleride göremeyecektik.
Genel kurul geldiğinde en az 5-10.000 arasında THY çalışanı mutlaka genel kurulun yapılacağı yerde olmalıdır. TV ler ve gazeteler mutlaka böyle bir grup oluştuğunda orada olurlar. Yapılacağına garanti verilebilecek bir dolu pislik yaşanacaktır. Bu nedenle şimdiden gazanız mübarek olsun sevgili THY çalışanları. Emekli bir dost.
Emekliysen git evinde kedi besleyip çicek sulamana bak. Burda boş boş konuşma