Sevgili okuyucularım, değerli gençler ve gençlere ışık olmaya devam eden büyükler, kıymetli yöneticiler, bize değer veren herkese selam olsun…
Yeni bir yıl, yeni bir gün ve yeni bir paylaşımla sesimizi duyurmaya, sizler ile fayda yaratmak için iletişimde olmaya başlayacağımız bambaşka bir döneme merhaba…
Yenilikler daima insana huzur verir çünkü yeni olan şeyler denenmemiştir ve içinde taşıma olasılığı olan olumsuz duygu, veri, zararlara karşı sıcak bir bakış açısı barındırmamaktadır. Bu nedenle yılbaşları aslında yeni bir umut, yeni bir heyecan olarak herkese coşku verir. Biz eğitmenler, coşkuyu severiz… Biz koçlar heyecana değer veririz…. Biz yöneticiler yeni kazançlara, stratejilere yelken açabileceğimiz ışık dolu günlere hep varız ve pre-aktif davranışlar ile bezenmiş, sağlık, başarı, bol kazanç, dert elem keder ve sorun olmayan günlere uçarız… Bu mantık çerçevesine bir de duygusal zekayı, emeği, hoş görüyü, sağlığı, sevgiyi, pozitif olmayı, olumlu eleştirilere açık, olumsuz eleştirilere yapıcı çözümler getirmeyi amaçladıysak ne mutlu bize…
Geleceği planlayabilmemiz için tarihsel verileri yok etmemiz, silmemiz veya düşüncelerin arka tarafına itmemizin bize bir faydası olmayacaktır. Bu bağlamda, ‘Ne oldu? Ne zaman oldu? Kim için oldu? Ne kadar oldu? Nasıl oldu?’ gibi sorular, hayatın ana stratejilerini oluşturmaktadır. Bu verilerden ve yanıtlardan hareketle önümüze çıkan seçeneklerden yapacağımız tercihlerimiz ile yaşantımıza her alanda anlam katmamız mümkündür. Bu sebeple aslında yaşlılar ve tecrübeleri son derece kulak verilmesi gereken bir değer taşımalıdır. Elbet her genç bir gün yaşlı olacaktır?
Bu değere şimdiki zamanın verilerini ve gelecekteki olası alternatifleri işleyebildiğiniz zaman değer yaratabilirsiniz. Aksi halde güzel yaşarsınız, mutlusunuzdur, fazla derinlere inmeden düşünmeyi erteleyerek çok da keder sahibi olmadan hayata ve geçen yıllara şapka çıkartarak yolda ilerlemeye devam edersiniz. Ta ki önünüze hiç karşılaşmadığınız, başa çıkamayacağınız bir yenilik gelene kadar… Örneğin yeni bir sorun, yeni bir aksilik, yeni bir problem, yeni bir olgu! Bu paylaşımdan hareketle, havacılığın ruhu da aslında tarihsel bilgiler taşır; tüm sıkıntılı durumların analizi ile geleceği şekillendirmeniz, önlem almanız ve bol kazançlı, motivasyonlu, her kesim için mutluluk dolu çalışmalara, projelere yelken açmanız mümkün olacaktır. Havacı olmak sürekli yenilikçi olmayı sürekli gelişime açık olmayı, yapıcı eleştirel bir bakış açısına sahip olmayı gerektirir….
Evet, yenilik güzeldir; umut taşır ama ya o bilinmeyen yenilik içinde bir karanlık nokta varsa!
Bu satıra kadar umarım pek çok alanda, kendinizle ilgili versiyonda bir akım davranışların, yaşam tarzının, gitmekte olduğunuz yolun farkına varmışsınız ve bizde bir vesile yaratmışızdır.
Düşündürebildiysek ne mutlu bize….
2023 Yılının tüm büyüklerimize, gençlerimize ve tüm insanlığa hayırlı, uğurlu, bereketli, sağlıklı, eğitim, gelişim ve mutluluk dolu geçmesi temennisi ile her birinizin ayrı ayrı yeni yılını kutlar, her şeyin gönlünüzden geçenden çok daha büyük oranda iyilik ile dolu olmasını dilerim.
Sülçi lisan ettiysek affola…
PhDC. Zülal GÜNAL (Kişisel gelişim, davranış ve havacılık eğitmeni, koç, mentor)
Zülal Hanım, sizi burada görmek güzel. Yazılarınızı bekliyoruz.