Türk savunma sanayii temsilcileri, Kanada’nın Toronto kentinde düzenlenen Toronto Global Forum kapsamında önemli bir ziyarette bulundu. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) / Türkiye-Kanada İş Konseyi öncülüğünde gerçekleştirilen programda, Türkiye’nin önde gelen savunma ve havacılık şirketleri Kale Grup, ASELSAN, ROKETSAN ve HAVELSAN yer aldı.
Ziyaret, DEİK/Türkiye-Kanada İş Konseyi Başkanı Mehmet Yılmaz başkanlığında, 15–17 Ekim 2025 tarihleri arasında International Economic Forum of the Americas (IEFA) iş birliğiyle gerçekleştirildi.
“Değişen Küresel Düzende Savunmanın Geleceğini Şekillendirmek”
Etkinlik kapsamında düzenlenen “Shaping the Future of Defense in an Evolving Global Landscape” başlıklı panel, Kale Grup Başkan Vekili ve Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Okyay’ın moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Panel, 150’den fazla uluslararası temsilcinin katılımıyla büyük ilgi gördü.
Türkiye’nin Savunma Sanayiindeki Dönüşümü Tanıtıldı
Panelde, Türkiye’nin savunma ve havacılık sektörlerindeki hızlı gelişim, artan yerli üretim kapasitesi, ihracat performansı ve inovasyon odaklı dönüşümü ele alındı. Katılımcılara, Türkiye’nin küresel tedarik zincirindeki güçlenen rolü, Kanada ile savunma alanında potansiyel iş birliği fırsatları ve NATO müttefikleriyle ortak operasyonel kapasite oluşturma hedefleri aktarıldı.
Sunumlarda ayrıca Türkiye’nin insansız hava araçları, otonom sistemler ve yeni nesil deniz-hava platformlarıyla bölgesel sınırları aşarak küresel bir savunma aktörü haline geldiği vurgulandı.
Okyay: “Küresel ortaklıklarla operasyonel kapasitemiz güçlenecek”
Kale Grup Başkan Vekili Osman Okyay, panelde yaptığı konuşmada şu değerlendirmede bulundu:
“Küresel güvenlik mimarisinin yeniden şekillendiği, tedarik zincirlerinin yeniden konumlandığı bir dönemdeyiz. Türk savunma sanayii, mühendislik kapasitesiyle, saha deneyimiyle bu dönüşümün aktif bir parçası haline geldi.
Kanada gibi mühendislik kapasitesi güçlü bir savunma ve havacılık ekosistemiyle kurulacak stratejik ortaklıklar, yalnızca ticari ilişkileri değil, NATO müttefiklerimiz başta olmak üzere küresel savunma sanayii paydaşlarımızla ortak operasyonel kapasitemizi de güçlendirecektir.”
Panelde ayrıca NATO’nun kolektif güvenliğini destekleyen bu gelişmelerin, teknolojik bağımsızlık ve inovasyon açısından yeni fırsatlar sunduğu ifade edildi. NATO ülkelerinin 2035 yılına kadar savunma harcamalarını GSYH’nin yüzde 5’ine çıkarma hedefi, Türkiye’nin savunma sanayiindeki stratejik konumunu daha da pekiştirecek bir gelişme olarak değerlendirildi.
Kanada vs gibi mühendislik kapasitesi güçlü ülkeler ile staratejik ortaklık kuracağınıza kendi mühendisinizi yetiştirecek adam gibi eğitim sistemi kurun ve okullar açın gerisi gelir.