Türkiye Dördüncü Ülke Olacak: KAAN, F-35 ve Su-57 ile Kıyaslanıyor

Türkiye Dördüncü Ülke Olacak: KAAN, F-35 ve Su-57 ile Kıyaslanıyor

ABD merkezli savunma ve güvenlik yayını The National Interest, Türkiye’nin geliştirdiği beşinci nesil savaş uçağı KAAN hakkında kapsamlı bir analiz yayımladı. Yazar Harrison Kass, KAAN’ın yalnızca bir savunma projesi değil, aynı zamanda Türkiye’nin jeopolitik bir mesajı olduğunu vurguladı.

Kass, “Türkiye’nin KAAN programı, yükselen orta güçlerin bağımsızlık ve kendine yeterlilik için çabaladığı küresel bir eğilimi temsil ediyor” ifadelerini kullandı.

F-35 ve Su-57 ile Kıyaslanıyor

Analizde KAAN’ın, çift motorlu, düşük radar görünürlüğüne sahip çok rollü bir savaş uçağı olarak F-35 ve Su-57 ile kıyaslanabileceği belirtildi. Gövde tasarımı, yamuk kanatlar, eğimli kuyruk kanatçıkları ve dahili silah bölmeleri sayesinde yüksek gizlilik kabiliyetine sahip olduğuna dikkat çekildi.

Uçağın, hava üstünlüğünden derin taarruza, ağ merkezli harp kabiliyetine kadar geniş bir görev yelpazesine hizmet edebileceği kaydedildi. Ayrıca, kokpit teknolojilerinin F-35’tekine benzer şekilde AESA radar, gelişmiş sensör paketleri, veri füzyonu ve elektronik harp sistemleri içermesinin beklendiği belirtildi.

Motor Geliştirme Kritik Nokta

İlk prototiplerde General Electric F110 motorunun kullanıldığı, ancak Türkiye’nin uzun vadede tamamen yerli bir motor geliştirme hedefi olduğu vurgulandı. Henüz F110 seviyesinde bir yerli motor bulunmamasına rağmen Ankara’nın bu konuda kararlı olduğu ifade edildi.

Türkiye Dördüncü Ülke Olacak

KAAN’ın ilk prototipi 2023’te tanıtılmış, 2025’te ilk uçuşunu gerçekleştirmişti. 2030’ların başında operasyonel kapasiteye ulaşması öngörülen KAAN’ın, programda aksama yaşanmaması halinde Türkiye’yi, ABD, Rusya ve Çin’den sonra beşinci nesil savaş uçağı üreten dördüncü ülke konumuna yükselteceği belirtildi.

Jeopolitik Etkileri

Analizde, KAAN’ın yalnızca askeri bir güç değil, aynı zamanda Türkiye’nin NATO içindeki konumunu yeniden şekillendirecek stratejik bir araç olduğuna dikkat çekildi. Uçağın, Türkiye’nin savunma kapasitesini artırarak NATO’ya katkı sağlayacağı, ancak aynı zamanda Ankara’nın özerkliğini yükseltip ittifak üzerindeki etkileri dengeleyebileceği ifade edildi.

Kass, “KAAN yalnızca bir uçak değil, Türkiye’nin bağımsızlık arayışının bir sembolü. Tıpkı Güney Kore’nin KF-21 ve Hindistan’ın AMCA projelerinde olduğu gibi” değerlendirmesinde bulundu.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir