Havalimanlarımız, havayollarımız, hava trafiğimiz rekor kırıyor. Havacılık sektörü tarihinde görmediği başarıya imza atıyorlar. Kokpit ve kabin ekipleri pandemi sonrasındaki en yoğun uçuş dönemlerini yaşıyorlar. Ekipler anlık olarak limitte uçuyor. Yoğun dönemde evlerini bile zor gören kabin memurları şirketlerinin personel eksikliğinden yakınıyorlar. Özellikle şirket içinde sadece bazı projeler kapsamında uçan kabin ekipleri diğerlerinin omzuna daha fazla yük bindiriyor. Mesela Türk Hava Yolları’ndaki (THY) premium havayolu olma hedefiyle Yates + danışmanlık şirketinden aldığı proje, ekipleri daha fazla yoruyor.
THY, bu şirketle yaptığı anlaşma kapsamında dünyada ilk 3 havayolu arasına girme hedefi koymuştu. Daha sonra bu hedef ilk 10’a girme olarak değişti. One Team Passionately sloganıyla tanıtılan yeni konsept, Türk misafirperverliğini ön plana çıkaracak, yolcuyla ilk diyalog kurulmasını sağlayacak, doğa dostu bir havayolu imajı çizilmesine yardımcı olacaktı.
İlk aylarda belli bir uçuş ağı içeren hatlarda seçilmiş ekiplerle başarı sağlandı. Gün geçtikçe eklenen yeni hatlar ekiplere artan iş yükü olarak geri döndü.
Yaz aylarında, yoğun dönemde artan uçuş sayısı proje dışında kalan kabin ekiplerinin programlarını zorlamaya başladı. Kabin içindeki yıllarca çözülemeyen planlama sorununa bir yenisi daha eklenmiş oldu.
Buradan yola çıkarak sizler yoğun dönemde uçucu ekipleri zorlayan durumları araştırdım.
Bakalım ekipler hangi durumlardan dolayı yoğun dönemde kafasını bile kaşıyacak vakit bulamıyor:
Artan yolcu yoğunluğu
Kabin ekipleri yolcu sayılarının artması ve doluluk oranlarının yükselmesiyle daha fazla çalışmak durumunda kalırlar. Misafirlerin ihtiyaçlarını karşılamak ve onlara keyifli seyahat sunmak için elinden geleni yaparlar. Ancak yoğun dönemde ikram servisinin daha hızlı yapılması, güvenlik kontrollerinin daha titiz sağlanması ve kabin içi düzeninin oluşturulması onları strese sokabilir.
Artan zaman baskısı
Uçakların yere inip yeniden kalkma süresi (turnaround) yoğunluk nedeniyle kısalabilir. Kabin ekipleri hem temizlik hem hazırlık işlemlerini çok kısa sürede yapmak zorunda kalır, bu da stres ve hata riskini artırır. Kısa uçuşlarda ikram servisinin yetiştirmek bir hayli zordur. Uzun uçuşlarda pek fazla stres yapmayan kabin memurlarının 1 saatlik kısa uçuşlardaki ikram servisleri yoğun dönemdeki en zor işleridir.
Yolcu davranışları ve artan şikayetler
Kuşkusuz uçaklar dolu olunca daha fazla yolcu problemi yaşanır. Ekiplere yolcular her konuda şikayet etmeye başlar. Yemeğim niye gelmedi? Yanımdaki yolcu rahatsız ediyor! Havalandırmayı neden açmıyorsunuz? gibi bir çok şikayet olur. Kabin ekipleri ne kadar fazla yolcu şikayetiyle uğraşırsa o kadar daha fazla yorulur. Yolcularla uğraşmaktan kendi işlerini yapamazlar. Bu da onlarda strese neden olur.
Yetersiz dinlenme ve uzun Mesailer
Personel açığı veya yoğun uçuş programları nedeniyle ekipler dinlenmeye yeterince zaman bulamayabilir. Bu durumda havayolunun planlama bölü bu operasyonu hassa bir şekilde yürütmelidir. Kabin ekipleri arasındaki eşitlik ilkesine dayanan bir planlama her daim kabin ekiplerini mutlu eder. Ancak bu durumda bazı kişilere ekstra ayrıcalık tanınırsa diğer çalışan arkadaşları bu durumu fark edip psikolojik olarak daha fazla yorulur. Bu durum ekiplerde tükenmişlik hissine sebep olur.
Yeni/geçici ekip arkadaşları ile uyum sorunları
Yoğunluk nedeniyle yeni işe alınan veya başka bazdan geçici görevlendirilen ekiplerle çalışmak gerekebilir. Havayolları işe alımlarını yoğun sezon öncesi yaparlar. Yeni personele her ne kadar iyi yer eğitimi verseler de, en önemli pratik uçuş esnasında olandır. Purser ve kabin amirleri gibi tecrübeliler yeni başlayanlara uçuş esnasında yardımcı olur ve pratikleşmeleri için havada eğitim verirler. Ancak bu süreç yoğun dönemde bir hayli zor olur. Uyum süreci zaman alabilir ve iletişimde aksaklıklar yaşanabilir.
Staj yapmama yardımcı olursanız sevinirim teşekkürler.