İsveç merkezli savunma ve güvenlik şirketi Saab, gelişmiş Havadan Erken Uyarı ve Kontrol (AEW&C) uçağı GlobalEye’ın karmaşık modifikasyon süreçleri için Fransız bakım ve dönüşüm şirketi Sabena technics ile uzun vadeli çerçeve anlaşması imzaladı. Bu stratejik ortaklık, küresel ölçekte artan GlobalEye talebine cevap vermeyi amaçlıyor.
Savunma ve havacılık dünyasında dikkat çeken yeni bir iş birliği adımı atıldı. Saab, geliştirdiği çok rollü AEW&C platformu GlobalEye’ın uçak modifikasyon operasyonlarını güçlendirmek amacıyla Sabena technics ile önemli bir uzun vadeli iş ortaklığına gitti. Fransa merkezli Sabena technics, uçak bakım ve ileri düzey modifikasyon alanındaki tecrübesiyle projeye katkı sağlayacak.
GlobalEye İçin Modifikasyon Kapasitesi Artıyor
Yeni anlaşma kapsamında, Sabena technics; GlobalEye platformunun gerektirdiği ileri düzey teknik dönüşümler ve ilgili hizmetlerde Saab’a destek sağlayacak. Anlaşma, Saab’ın artan müşteri taleplerine yanıt verebilmek adına modifikasyon kapasitesini Avrupa genelinde büyütme hedefinin önemli bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Saab Havacılık İş Alanı Başkanı Lars Tossman, iş birliğine dair yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Bu anlaşma, Fransız endüstrisiyle iş birliği yapma konusundaki kararlılığımızı ortaya koyarken, GlobalEye platformumuza yönelik talebi karşılamak üzere modifikasyon kabiliyetimizi artırmamıza katkı sağlayacak. Sabena technics, gerekli uzmanlık ve tecrübeye sahip güvenilir bir ortak.”
GlobalEye: Çoklu Etki Alanında Üstün Performans
GlobalEye, Saab tarafından geliştirilen ve Bombardier Global 6000/6500 jetleri temel alınarak üretilen gelişmiş bir AEW&C çözümüdür. Hava, deniz ve kara tehditlerine karşı eş zamanlı gözetleme ve erken uyarı imkânı sunan sistem, en ileri radar teknolojileriyle donatılmış durumda.
Sistemin uçuş platformuna entegrasyonu, yalnızca mühendislik uzmanlığı değil, aynı zamanda yüksek nitelikli iş gücü gerektiren sofistike bir modifikasyon sürecini içeriyor. Bu yönüyle Saab ve Sabena technics iş birliği, yalnızca ticari bir anlaşma değil; aynı zamanda ileri teknolojiye dayalı stratejik bir savunma çözümünün ortak üretimi anlamına geliyor.
