İLKER BEYİ KOKPİTE ALALIM !

Değerli okurlar, birkaç haftadır cebimizi ilgilendiren konuları yazmaya çalışıyoruz. Artık hepimizin aşina olduğu enflasyon, kur, faiz, vs kavramların yaşamımızı nasıl etkilediğini anlatmaya gayret ediyoruz. Sonuçta bu parametreler hepimizin, ailelerimizin, çocuklarımızın bugününü ve geleceğini ilgilendiriyor. Hasta anamıza babamıza nasıl sağlık hizmeti aldığımızdan, çocuklarımızın okuyacakları okullara, yaşam kalitemize kadar alacağımız kararları doğrudan etkiliyor.
THY 2017’DE 350 PİLOT KAYBETTİ…
Tabloya bakınca “Durum kel, acele gel” sözü aklıma düşüyor. Ama herhalde ekonominin gidişine bakınca “Durum kel, acele tüy” demek daha doğru diye düşünen pilotlar ülkeyi terk ediyor. Bakın sadece 2017 yılında THY’den ayrılan pilot sayısı 350’ye yaklaştı. Sadece Boeing filosundan 150 civarında pilot ayrılmış. Durum gerçekten vahim…  Önümüzdeki yıl tam 900 pilota ihtiyacı var THY’nin. Peki ne yapıyor derseniz, pilot ücretlerine % 20 zam yaptı. Onun da yarısı zaten TÜFE’den dolayı hak edilmişti. Kala kala elde % 10.8 kaldı. Bu güdük zam, ne yabancı pilotlar için Türkiye’yi cazip hale getirir ne de Türk pilotları THY’de tutmaya yeter… Zaten amatörlük diz boyu… Yurtdışına pilot ayarlamak için heyet gönderiyorsun, içlerinde bir tane pilot yok. Personelde çalışan memurlar pilot seçiyor, İyi mi?
PİLOT SENDEN, UÇAK VE İŞ BENDEN !
Pilot sıkıntısı o hale geldi ki, THY 4 tane kargo uçağını MNG’ye kiralamaya çalıştı. Üstelik kargo garantisi de vererek ! Tek şartı var THY’nin: Pilotları MNG bulacak ! Bakın pilot sıkıntısı neler yaptırıyor insana? Derken bir de bakıyoruz THY’den açıklama gelmiş: “Yıl sonuna kadar 3 kargo uçağımız daha filoya katılacak.” Nasıl ama? Şaka gibi değil mi? “Çivi çiviyi söker” felsefesi… Ya da “Battı balık yan gider” mi diyelim? Arkasından bir açıklama da Bilal beyden geliyor:” 2019’da 4600 personel alacağız.” Bitmiyor İlker beysiz olur mu? O da topa giriyor. “Yerde uçağımız kalmadı. Ek sefer koyamıyoruz.” Nasıl? işler ayna… Pilotlar kaçıyor, pilot açığı büyüyor, THY’miz uçtukça uçuyor ! Neyse sorun etmeyelim, çok sıkışırlarsa İlker bey de kokpite geçer, bir uçağı da o kaldırır. Yanlız bunun için THY’de göreve başladıktan sonra aldığı PPL lisansını upgrade etmesi, bir de Tip eğitimi alması gerekiyor. Bence sorun olmaz.. İşler yolunda olduğuna göre, İlker bey bu eğitimler için zaman ve fırsatı rahatça bulur ! Haa bir de, yoğun(!) işlerinden nasıl zaman buldularsa THY imkanlarından yararlanıp beleşe PPL alan yöneticiler vardı. Sahi ne oldu bu arkadaşlara? Bu beyleri de çağırın bence göreve… Eski yönetim kurulu üyesi Atilla Öksüz paşayı saymıyorum. En büyük hayali line’a geçip pilotluk yapmaktı. THY’nin bir eğitim uçağını kırmıştı hani… Ama ondan fayda yok size…Yaşı 65’i çoktan geçmiştir…
EĞİTİM ŞART MI DEDİNİZ?
Bakın plansız büyümenin nelere mal olduğunu görüyor musunuz? Ne diyordu havacılık dehası Topçu bey? “2008 krizinde boşa çıkan uçakları uygun şartlarla topladık.” İyi yaptınız. Keşke bu uçakları uçuracak pilotları da o ara toplayıverseydiniz… Uçak alıyorsun, bu uçakları kullanacak pilotların yetiştirilmesine ve eğitimine yatırım yapmıyorsun. Bu aslında ülkemiz sivil havacılığının sorunu… Bakın SHGM belgelerinden alıntılıyorum, ne demiş 2008 yılında SHGM? “2002 yılında 11 adet Uçuş Eğitim Organizasyonunun 300 kişilik öğrenci kapasitesine rağmen 92 öğrencisi bulunmakta iken, 2008’de 16 Uçuş Eğitim Organizasyonunun 424 kişilik öğrenci kapasitesi ve 388 öğrencisi bulunmaktadır. Bu organizasyonlar ülkemizin pilot ihtiyacının dışında yabancı ülkelere de pilot yetiştirebilecek durumda bulunmaktadırlar.” Nasıl ama? Bırak Türkiye’yi, pilot fazlamızı yurtdışına bile gönderebiliyormuşuz. Rakamlar öyle söylemiyor ama… 2002’den 2008’e Uçuş okullarının(FTO) kapasitesi 300’den 424’e çıkmış. Artış % 41 düzeyinde. Peki, aynı dönemde havayollarımızın uçak sayısı ne olmuş? 150 uçaktan 271 uçağa fırlamış… Artış % 80… İşte tablo bu. Plansızlığın fotoğrafı… Sonuçta pilot sorunu elimizde patladı. Uçağımız var, uçuracak pilotumuz yok. Bir de bugüne bakalım. Halen SHGM’den yetki almış 26 FTO faaliyette. Yani 2008’de 19 olan FTO sayısı 26’ya yükselmiş. Artış var diye hemen sevinmeyin. Bunların en az üçte biri sadece PPL eğitimi veriyor. Ülkemiz havayollarının uçak sayısı ise 2018 başı itibarı ile tam 517… Bir de şu sivil havacılığımızı 2002’den başlatma anlayışını bir değiştirsek iyi olacak… 1933 yılında bugünkü THY’yi kuran ve ülkemizin gençlerine “İstikbal Göklerdedir.” hedefini koyan o büyük iradeye haksızlık ve vefasızlık etmek değil midir bu?
THY’NİN TEK RAKİBİ TOKİ !
Tablo ortada. Peki THY’miz ne yapıyor bu konuda? Artan pilot ihtiyacını karşılamak için bir yatırım yapıyor mu? Gördüğüm kadarı ile daha önemli alanlara yatırımla meşgul bayrak taşıyıcımız… Mesela inşaat yapıyor… “Tek rakibimiz TOKİ” anlayacağınız… Pilot sorununun yapısal biçimde çözümü için adım atmak yerine pilot maaşlarına zam yapıyor. Rivayet muhtelif, % 15 daha zam yapılacağını söyleyen de var, % 50 zammı dillendiren de… Bu kurlar ve enflasyon böyle gittikçe her 3 ayda bir zam yapacak herhalde THY… İnsanca mesai düzeni mi dediniz? O iş, başka bahara…En yetkili ağızlardan söylenen şu: “Bu FTL’i uygulamaya mecburuz.” Sorun giderek daha da büyüyecek gibi görünüyor. Ekonomideki olumsuz gidişat havacılığa yansıdığında, yoğun sezon sonrası belki bir durgunluk ve daralma yaşanabilir. O zaman da küçülmeden bahsetmeye başlarız.
Unutmayalım; Nuh Peygamber, gemisini yapmaya başladığı zaman yağmur henüz başlamamıştı.

Exit mobile version