Hava-İş İstanbul Anadolu yak. Şubesi 3. Olağan kongre seçiminde yaşananlar özetle şöyledir;
Sabahın erken saatlerinde toplum polislerinin haricinde güvenlik büro amirliğinden sivil polislerin de otelin içerisinde ve dışında tertibat almış oldukları görüldü. Yine ayrıca özel bady guardlardan oluşan koruma ordusu boyunlarında asılı olan görevli kartları ile görev başındaydılar. Otelin girişinde sigara yakmış beklerken, Özellikle THY VE SAW istasyonunda çalışan THY delegeleri utançlarından yüzüme dahi bakamadan diğer kapıdan içeri girdiklerini gözlemledim. Bu arada beni tanıyan Güv. Büro amirliğindeki memurlar yanıma gelerek hal hatır sorma faslından sonra kendilerine bu kadar polisin burada ne işi var ki? diye sormam üzerine, takviye çevik kuvvet de hazır arka tarafta, talep yazısı var, görev verildi o nedenle onlarda buradalar dedi. Memurlarla sohbet esnasında genel kurula yalnız başıma geldiğimi öğrenmeleri üzerine telefon trafiği yaptılar (muhtemelen amirlerine yalnız gelmiş olmam nedeniyle bilgi verdiler)
Bu arada dikkatimi çeken bir konu da otelin ana giriş kapısının dışında bulunmam nedeniyle içeri giriş yapan insanların arama detektöründen geçmeksizin otele giriş yapıyor olmalarıydı. Sigaramı bitirip otele giriş yaptığım esnada yine Güv. Büro amirliğindeki komiser yanıma gelip “Sezgin başkan detektörden giriş yapmanız gerekiyor” demesi üzerine, ben kendisine bu uygulama bana mı özel diye sordum, o da bana hayır herkes için geçerli dedi, ben bunun üzerine 10 dakikadır buradayım ve hiçbir Allah’ın kulunun detektörden geçtiğini görmedim dedim. Yani anlaşılan bu konuda benimle ilgili bir kaygı varmış.
Formaliteden yapılan divan kurulu seçiminin ardından genel başkan hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili gen. Merkez genel kurunda cevap vereceği ile ilgili konuşmalar yaptı. Bu esnada yanımda oturan Ömer keskine tanımadığım biri gelerek (beni tanımadığı çok belli) sessizce “şube yönetim, denetim ve disiplin kurulunu ibra etmiyoruz, öyle söylendi haberin olsun” demesi üzerine, ben Ömer’e dönerek şube yönetimini ibra etseniz ne olacak etmeseniz ne olacak? Diye sorduğumda Ömer’in bana verdiği cevap “ibra ne demek bilmiyorum ki!” oldu.
Bunun ardından başkan adayı Ömer keskin söz alarak, kendisinin kamyoncu olmadığını, THY geçmişi bulunduğunu ali kemalin hizmetinde bulunmuş olmaktan gurur duyduğunu, İskender kaptanı kast ederek 64 yaşında bir insanın emekli olduktan sonra bu koltuğa oturmak istemesinin manidar olduğunu, şahsıma da bu güne kadar yapmış olduğu hizmetlerden dolayı teşekkür edip konuşmasını sonlandırdı.
Ardında ben söz alarak, konuşulacak çok şeyin olduğunu ancak sözün bittiği yerde bulunduğumuzu, burada yapılanın bir seçim değil tiyatro olduğunu, yaklaşık 4 yıldır devam eden bir hukuksuzluğun son iki yıldır arttığını, seçimlere 1 yıl kala ise insanlık adına utanç verici boyutlara ulaştığını, maaşlarımın kesildiğini, makam aracımın alındığını, telefonumun kesildiğini, üyelere ulaşmamın engellenmeye çalışıldığını, özellikle Pegasus delege seçimlerinin işverenin gözü önündeki otelde yapılarak üyelerin oy kullanmaya gelmesinin engellenmiş olduğunu, birçok iş yerlerinde delege seçimi dahi yapılmadığını, bu delegeliklerin yerine üye listesinde olmayan 32 kişinin delege olarak seçim kuruluna bildirildiğini, şahsımın sendikal süreçte neler yaptığımı, İSG örgütlenmesinde neleri başardığımızı, aslanlar gibi mücadele ederek Sabiha gökçene sendikayı yerleştirip THY haricinde ilk TİS imzalayarak hava-iş tarihine adımı altın harflerle yazdırdığımı, yukarıda bahsettiğim ibra meselesinin Ömer beye talimat verildiğini, Ömer’le olan bu diyaloğumuzu kürsüden gülerek aynen anlatarak, sakın ola ki bizi ibra etmeyin, hatırım kalır şeklinde ironi yaptıktan sonra, bugünkü üye profiline bakıldığında ise alnım açık bir şekilde kimseye boğun eğmeden aslanlar gibi gideceğimi ifade ettim.
Bunu üzerine Ömer tekrar söz alarak aklınca beni onore edecek açıklamalar yaparak lafı döndürüp, İskender kaptanın adaylığını eleştirdi. Ardından divan kurulunda görevli olan, gizli Gen. Başkan Serdar Uygur aklınca şubeye neden iş avansı gönderilmediğini bahisle, 3400 TL. Tutarın da meyhane faturası gönderdiğimi, bu nedenle şubeye iş avansı gönderilmeme kararı aldıklarını ifade etti. Bunun üzerine yerimden kalkarak yüksek sesle bunun bir yalan olduğunu, ispatlamak zorunda olduklarını üyelere dönerek haykırdım. Bunun üzerine söz konusu fatura fotokopisi ve ilgili yemekte çekilen fotoğraflar anında divana ulaştırıldı. Hemen divandan evrakları alıp kürsüye çıkıp olayın ne olduğunu anlattım diyalog aynen şöyledir.
Sezgin Uzun: arkadaşlar bu görmüş olduğunuz fatura ve fotoğraflar 29 Aralık 2014 tarihinde TİS yapmış olduğumuz TEC işyerimizdeki onurlu üyelerimizin eski yönetime olan vefa borçlarına karşılık onlar tarafından organize edilen bir veda yemeğidir. Meyhane değil restaurantdır. Bugün eğer özellikle siz THY personelleri yüksek maaş alıyorsanız bunu 24 yıl sendikamızın genel başkanlığını yaparak amansız mücadele örneği gösteren, Türk sendikacılık tarihine adını altın harflerle yazdırmış, bugün sizlerin mumla aradığı sayın Atilay AYÇİN’e borçlusunuz. ve TEC deki üyeler bu vefalarını böyle göstermek istemişler, ancak üye aidatı aldığımız TEC işyeri bana bağlı bir işyeriydi. Bu nedenle hesabı sendikanın, yani yemeği organize eden TEC deki üyelerin parasıyla tarafımdan ödenmiştir. Hatta bu duruma TEC deki onurlu üyeler karşı çıkmış ve aramızda şöyle ilginç diyalog yaşanmıştır. “ -ya başkan biz ödeyeceğiz” -evet siz ödeyeceksiniz, -ama başkan sen ödüyorsun, -hayır siz ödüyorsunuz çünkü bu para sizin aidatlarınız yani sizin paranız. :)
Celalettin Meriçli: O resimde TEC den sadece üç kişi var ama Sezgin Uzun: şerefin ve namusun üzerine yemin edermisin? Celalettin Meriçli: Bütün TEC orada değil ama Ali kemal tatlıbal: neyse uzatmaya gerek yok Sezgin Uzun: Arkadaşlar burada TEC’in tamamının olması mümkün değil, bunu organize edenler TEC deki eski delegeler, temsilciler, kurullarda yıllarca görev almış ve teknik a.ş. ve TEC deki sendika neferleri diye tabir edilen mücadeleci insanların verdiği bir yemektir, TECden 22 üye eski yönetimden 4 yönetici ben ve teknik a.ş.nin baş temsilcisi Yavuz Oflu bulunmaktadır.
Beni Atilay ayçin ve yönetimine böyle bir yemek organizasyonu düzenlemek ile sözüm ona vurmaya kalkmak benim için bir onurdur. Madem meyhane faturası neden iade etmediniz? Ve neden 2 yıl boyunca şube harcamaları göndermeye devam ettiniz de seçime 1 yıl kala para göndermeyi kestiniz?
Adını bilmediğim bir trol: Başkan bizim aidatlarla rakı masaları kurulmasına ben karşıyım. Sezgin Uzun: dediklerimi duymadın galiba, senin paran değil o yemeği düzenleyenlerin parası ve onların aidatları senin ödediğinden çok yüksek, sen belki aidat bile ödemiyorsundur da neyse. Ama sana şunu söyleyeyim ona karşısın da neden milyonlarca sahte fatura kullanıp aidatlarınızın çalınmasına, lüks makam aracı ve koruma ordusu tutulmasına, aidatlarınızın av. Rasim Kuseyri gibi feto imamlarına peşkeş çekilmesine karşı değilsin? Yoksa böyle daha mı senin için?
Son olarak söyleyeceğim şudur; Kimsenin yaptığı yanına kar kalmaz, kalmayacaktır da. 4 yıl önceyi nasıl arıyorsanız yarın bu günlerinizi çok arayacaksınız. Keser döner sap döner gün gelir hesap döner.
Hepinize saygılarımı sunarım.
NOT/Bu arada ben konuşurken bazı üyeler şahsımı alkışa başlasa da özellikle neyin ne olduğunu bilmeyen garip kamyoncu tayfasına malum sendika trolleri alkışı kesmeleri konusunda uyarıda bulundular, bunun üzerine salona hitaben alaycı bir şekilde “Arkadaşlar teşekkür ederim ama Yanlış kişiyi alkışlıyorsunuz, beni alkışlamayın, kendinizi deşifre edersiniz, Sizin zor durumda kalmanızı arzu etmem diye cevapladım
Ne o kiskandinmi
Bırakın 3 bin lirayı da en az 6 milyon liralık yolsuzluk şaibelerinin hesabını verin SAZ EKİBİ.
Sayın Atilay Ayçin 11 aralık 2013 te sendika yönetiminden ayrılmıştı.29 Aralık 2014 yani 383 gün sonra vefa borcunuzu ödediniz. Ne kadar da vefalıymışsınız.
Bir yemeği sorun edenler kendi dosyaları çıkmasına karşı Hale’n susuyorlar bunlar kendileri giderken nasıl ibrahim edilecek onu düşünsün
Senin gibi onurlu birisini çok ararlar
Helal olsun sana Sezgin Başkan, sana yakışanı yaptın.Hep doğru bildiğini ve inandığını söyledin ama bunlar birçok kişinin hoşuna gitmedi, biliyoruz.. Genel kurula gelipte senin suratına bakamayanlar utansın. Yolun açık olsun.
Aklı nerdeymiş Sendikanın? Faturayı öde, 3 sene sonra gündeme getir. Terbiyesizliğin dibi.
Trol olduğunuz belli sendikanın ana sayfasına girin destekli atın havacı olarak askerliğini yapmış birine askerden kaçtın demek komik ya….
Haberi doğru okumayıp yorum yazanlar seçim degil tiyatro. ..
Üye aidatlarının meyhanelerde yenmesi ve bu harcamaları örgütlenme adına yaptığını söylemesi ne kadar ahlaksızca. 4yıldır şubesinden çıkmayıp seçim zamanı oy isteyen zihniyet umarım bir gün son bulur.
Aynı mesajı o sitemsi malum çöplüğe de yazmışsın. Biraz değiştireydin bari SAWcı
Vah Sezgin efendi vah. Düştüğün durumlara bak. Sen belki okuldan kaçtın, Askerden kaçtın, belki öte taraftanda kaçıcaksın ama seçimlerden ne yazık ki kaçamadın.Sana tavsiyem başkanlığının son dakikalarını her zaman yaptığın gibi yan gelip yatarak geçirebilirsin.
CMC sen nasıl bir yaratıksın ya zırtapoz airport a bakıyorum her haberin altın da sen ve bu gerizekalı yorumun kopyala yapıştır mı yapıyorsun
Kopyala yapıştır yapmam Sezgin Uuzunun seçimlerden kaçmak için 40 takla attığını ve 4 yıldır yan gelip yattığı gerçeğini değiştirmiyor.Devir değişti artık yan gelip yatmak,İftira atıp seçimi kazanmak yok artık,hadi sende işine bak bundan sonra pendik şubeden yada bir başka şubeden yalaklanamayacaksın.
Diğer satılık site de 4 haberin altına, Airline haber de bir kaç haberin altına aynı yorumu noktası, virgülüne aynı yorumu yapmışsın haber linklerini atayım istersen… Sizler ” Sezgin Uzun” gibi olamazsınız neden mi? Sezgin Sizler gibi Onurunu 3 5 kuruşa satmadı. Dik duruşuyla sonuna kadar tek başına mücadele etti… Tek başına seçime geldi onurlu bir şekilde şu yorumu kopyala yapıştır diyerek 3 kuruşa sizi satın alan Ali Kemal’e yaptığı yolsuzlukların hesabını sordu… Çalmadı çırpmadı ahlaksızca etik olmayan yollara başvurmadı onuruyla savaştı sizinle… Sezgin Uzun’dan korktular çünkü tüzüğe uygun hareket edilseydi kazanırdı… Ve kazandı da Sezgin hiç bir şey kaybetmedi “Bir insan onuru, namusu şerefi” için yaşar… Sezgin Kişiliğinden ödün vermedi sonuna kadar onurlu mücadelesini sürdürdü… Sizler den uzak özellikler bunlar siz anlamazsınız onurun gururun şerefin ne olduğunu… Ben işime bakarım Sen az ötede oyna mide bulandırma yeter ki… Aklımda iken yalaklanmak, yalakalık yapmak, satılmak sizlere özgü özellikler bunlar..!
malum sitede de kelimesi kelimesine aynı yorumu yapmışsın.hemde “oylama başladı” haberinin altına.
trollüğün paçandan akıyor.bari bir iki kelime değiştirseydin.tabi trollük zor zeneat.iyi ki copy-paste’yi icad etmişler.
Ya Sen Ne Diyon Ya Allahın Trolü
hay sana oksijen veren ağacı
Helal başkan herkese örnek olursun dik duruşun ve onurunla sira sende ali kemal göster sende dik duruşunu çık ve açıkla nasıl hak yediğini
Onurlu duruşun herkese örnek oldu..Bu son iyi günlerin habercisi gibi…Derin uykulardan uyanma vakti. .
Meyhaneeeeee…………
Büyüksün Başkan. Bu veda değil başlangıç.
Başkan seçildi fotosu olsaydın ödeneklerini alırdın
Helal başkan. Sana yakışan budur. Yüreğine sağlık