Selahattin Bilgen: “Hayatımın son 10 yılı yüzde 90 iş”

Selahattin Bilgen: “Hayatımın son 10 yılı yüzde 90 iş”

Avrupa Hava Trafik Emniyeti Örgütü’nün (EUROCONTROL) Kasım ayı raporuna göre yılda 80 milyondan fazla yolcuyu ağırlayan İstanbul Havalimanı, günlük uçuş sayısında Avrupa’nın en yoğun merkezi konumunda bulunuyor. Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI Europe) tarafından 2025 analizinde dünyanın en bağlantılı havalimanı seçilen İstanbul Havalimanı, yaklaşık 340 destinasyona direkt uçuş sağlıyor.

Havalimanının küresel başarısının arkasındaki isim olan İGA CEO’su Selahattin Bilgen, iş temposu, liderlik anlayışı ve bu dev yapıyı yönetmenin günlük hayata yansımalarına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“Hayatımın son 10 yılı yüzde 90 iş”

Bilgen, uluslararası bir merkez yönetmenin yoğunluğunu şu sözlerle anlattı:

“Tipik bir günüm uyanıp mesajlarımı ve e-postalarımı kontrol ederek başlıyor. Hayatımın son 10 yılının yüzde 90’ı iş olarak tanımlanabilir.”

Yoğun takvimine rağmen ailesinin kendisi için önemli bir denge unsuru olduğunu vurgulayan Bilgen, sabahları eşi ve çocuklarıyla birlikte geçirdiği zamanın günün en değerli anları olduğunu ifade etti.

Liderlik: Açık kapı politikası ve görünürlük

CEO, iş gününün sabah 09.30 civarında ofiste başladığını belirterek liderlik yaklaşımını şu sözlerle özetledi:

“Doğrudan iletişimin önemine inanıyorum. Mümkün olan en üst seviyede açık kapı politikası yürütüyorum. Ofiste meslektaşlarımla doğrudan temas hâlinde olmak benim için çok önemli.”

Gün boyunca toplantılar, paydaş görüşmeleri ve operasyonel değerlendirmeler gerçekleştiren Bilgen, yoğun bir mesai sonrasında akşam 20.30–21.00 arasında ofisten ayrılarak çocukları uyumadan önce eve dönmeye çalıştığını söyledi.

“O gün yapılması gerekeni tamamlamadan uyuyamam” diyen Bilgen, çoğu zaman geceleri 01.00–02.00’ye kadar çalıştığını belirtti.

Bir havalimanı değil, bir şehir yönetmek

Bilgen, İstanbul Havalimanı’nın ölçeğini “bir şehir gibi” sözleriyle tanımladı:

“Bagaj sistemimiz, geri dönüşüm tesisimiz, operasyon merkezimiz, itfaiye departmanımız, elektrik departmanımız, dev bir güneş enerjisi santralimiz var. Bu kadar büyük bir yapıyı gözlemlemek ve yönetmek hem zor hem de heyecan verici.”

Hafta sonları bile terminalde dolaşarak operasyonları gözlemlediğini aktaran Bilgen, “çabaların somut karşılığını görmenin” kendisi için motivasyon kaynağı olduğunu söyledi.

Unutulmaz anlar: VIP talepler ve ‘kül dolu bir torba’ olayı

Yoğun operasyonun zaman zaman sıra dışı anlara sahne olduğunu anlatan Bilgen, sık sık CEO’lar ve üst düzey isimlerden uçak bekletme talepleri aldıklarını ifade ederek şu anekdotu paylaştı:

“Bir gün bir ülkenin enerji bakanı arayıp özel muamele istedi.”

En ilginç olaylardan birinin ise 10 ay önce terminalde bulunan “bir torba dolusu insan külü” olduğunu anlatan Bilgen, sahibinin hâlâ bulunamadığını ve eşyayı özenle muhafaza ettiklerini söyledi.

“İşim hayatımdan ayrı değil”

Bilgen, havalimanını yönetmenin kendisi için bir meslekten çok bir tutku olduğunu vurgulayarak:

“İşimi hayatımdan ayrı görmüyorum, işim benim hayatım. Bana tamamen uygun bir rol.” dedi.

Yıllarca süren hızlı büyüme döneminin ardından hedefinin şimdi operasyonları daha istikrarlı, kurumsal bir yapıya oturtmak olduğunu ifade eden Bilgen, 11.000 çalışanla daha dengeli bir çalışma kültürü oluşturmayı amaçladıklarını söyledi.

“Yeniden doğsam aynı yolu seçerdim.” sözleriyle konuşmasını tamamlayan Bilgen, havalimanının geleceğine dair güven veren bir tablo çizdi.

Exit mobile version