Türkiye’nin bölgesel bakım üssü olma hedefi doğrultusunda ilerleyen havacılık sektöründe, nitelikli bakım personeline duyulan ihtiyaç her geçen gün daha da artıyor. Cumhurbaşkanlığı stratejik planlarında açıkça vurgulanan bu hedefin hayata geçirilmesi, sahada görev yapacak uzman teknisyenlerin sayısıyla doğrudan ilişkili. Ancak son yıllarda yaşanan gelişmeler, bu hedefi tehlikeye atabilecek bir tabloyu ortaya koyuyor.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) lisanslı teknisyen sayısında gözle görülür bir azalma yaşanırken, EASA Part-66 lisansına sahip birçok nitelikli teknisyen, Türkiye’deki lisans dönüşüm süreçlerinin zorluğu nedeniyle yurtdışında çalışmayı tercih ediyor. Bu durum yalnızca sektör içi iş gücü açığını büyütmekle kalmıyor, aynı zamanda Türkiye’nin küresel havacılık sahnesindeki rekabet gücünü de zayıflatıyor.
ICAO Lisanslı Teknisyenler İçin Yeni Düzenleme Gündemde
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) Annex-1 hükümleri çerçevesinde, yabancı ülke otoritelerince verilen lisanslara sahip, deneyimli ve yeterli dil becerisine sahip teknisyenlerin Türk sivil havacılık sektörüne kazandırılması gündeme geldi.
Bu çerçevede şu öneriler öne çıkıyor:
-
ICAO lisansına sahip teknisyenlerin, belirli koşullar altında Türkiye’de görev yapabilmesine olanak tanınması,
-
Yurtdışına yönelen EASA lisanslı personelin oluşturduğu açığın, SHGM tarafından belirlenecek kriterleri karşılayan ICAO lisanslı teknisyenlerle kapatılması,
-
Bu teknisyenlerin, belirlenmiş teknik standartlar ve iç denetim süreçleri çerçevesinde yetkilendirilerek görev alması.
Teknisyenlerin çalışacağı bakım kuruluşlarında, şirketlerin onaylı kalite sistemleri tarafından yürütülecek iç denetim süreçleriyle birlikte, tüm faaliyetler Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün gözetim ve denetimi altında gerçekleştirilecek.
Sektörün Sürdürülebilirliği İçin Stratejik Bir Adım
Yapılması önerilen düzenleme, havacılık emniyetinden ödün vermeden, sektörün yaşadığı iş gücü krizine etkili bir çözüm sunabilir. ICAO lisansına sahip, nitelikli ve belirli kriterleri karşılayan yabancı uyruklu teknisyenlerin SHGM onayıyla çalışmasına olanak sağlanması, yalnızca mevcut açığı kapatmakla kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin bölgesel bakım merkezi olma vizyonunu destekleyecektir.
