Avrupa havacılık sektörünü sarsan büyük bir skandal ortaya çıktı. Litvanya merkezli Avion Express’te görev yapan bir yardımcı pilotun, sahte belgelerle kaptan pilot gibi görev yaptığı iddia edildi. Olayın, yüzlerce yolcunun güvenliğini tehlikeye attığı belirtiliyor.
Habere göre, L. A. B. baş harfleriyle anılan pilotun aslında yalnızca First Officer (yardımcı pilot) olduğu, buna rağmen sahte sertifikalarla kaptan pilot pozisyonuna yükseldiği öne sürüldü.
Avion Express: “Pilotun Uçuşları Doğrulandı”
Avion Express’in, söz konusu pilotun Avrupa genelinde yüzlerce yolcuyla uçuş yaptığı iddialarını doğruladığı bildirildi.
Pilotun geçmişte Endonezya’nın ulusal havayolu Garuda Indonesia’da birinci subay olarak görev yaptığı da öne sürülüyor.
Olayın ortaya çıkması, Avrupa’daki havacılık güvenliği standartları konusunda ciddi endişelere yol açtı.
Eurowings İhtimali Gündemde
Skandalı daha da dikkat çekici kılan iddia ise, pilotun Lufthansa iştiraki Eurowings adına da uçmuş olabileceği yönünde.
Köln merkezli havayolu, pilotun kendileri için görev yapıp yapmadığını henüz doğrulamadı.
Eurowings sözcüsü, Alman gazetesi Bild’e yaptığı açıklamada,
“Olayın incelenmesi Avion Express’e aittir ve süreç henüz tamamlanmamıştır. Şu anda netleştirilmesini bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Avion Express Hakkında
Avion Express, merkezi Vilnius (Litvanya)’da bulunan, wet-lease modeliyle faaliyet gösteren bir havayolu şirketi.
LOT Polish Airlines, easyJet, SunExpress gibi birçok büyük havayolu için uçak ve tam mürettebat kiralama (ACMI) hizmeti sağlıyor.
Şirketin filosunda 50’den fazla Airbus A320 ve A321 tipi uçak bulunuyor ve dünya genelinde operasyon yürütüyor.
Soruşturma Başlatıldı
Avion Express, pilotun geçmişiyle ilgili şüpheli bilgilere ulaşıldığını belirterek, iç soruşturma başlatıldığını duyurdu.
Şirket sözcüsü yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Kısa süre önce pilotun mesleki deneyimine ilişkin doğrulanmamış bilgilere ulaştık. İç soruşturma derhal başlatıldı ve hâlen devam ediyor.”
Yetkililer, olayın yalnızca Avion Express’in iç süreçleriyle sınırlı kalmayabileceğini, Avrupa Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA) tarafından da incelemeye alınabileceğini belirtiyor.